Operada çok bilinen bir deyim vardır, “Şişman kadın şarkısını söylemeden perde inmez” diye. Bu tanımlama, futbolda Semih Şentürk’e ‘cuk’ oturuyor. Çünkü Semih golünü atmadan, maçlar kolay kolay bitmiyor. Bu, adeta bir gelenek haline geldi. Yıllardır Sarı-Lacivertli formayı giyen yıldız oyuncunun, neredeyse her sezonda böyle golleri var. Hem de bir değil, birkaç tane. 2003/04 sezonunda takımının Ankaragücü’nü 3-1 yendiği maçta oyuna 46. dakikada dahil olan Semih, bir dakika sonra beraberliği sağlamış ancak bu gol erken atıldığı için unutulup gitmişti.
Uzatmaları çok seviyor
Oysa 2005/06 sezonunda attığı goller hiç de unutulacak gibi değildi. 5-2’lik Samsun maçında 90’da oyuna dahil olmuş, uzatmanın 3. dakikasında perdeyi kapatan gole imza koymuştu Semih. 2-1 kazanılan Manisa karşılaşmasında 79’da oyuna dahil olup, 88’de galibiyet golünü kaydeden yıldız oyuncu, Tarsus’la oynanan Türkiye Kupası maçında 78’de girmiş, 90+3’te ağları havalandırmıştı. Fenerbahçe, deplasmanda Trabzon’u 3-2 yenerken, son 33 dakika forma giyen Semih, 66 ve 79. dakikalarda attığı gollerle takımını galibiyete taşımıştı.
Türkiye-Avrupa farketmiyor
2006/07 sezonunda 2-0 kazanılan Gaziantep maçında oyuna 72. dakikada dahil olan Semih, bitime 2 dakika kala yine golünü yazmış, UEFA Kupası’nda 2-2 biten E.Frankfurt maçının 75. dakikasında girmiş, 82’de ağları havalandırmıştı. Aynı sezon Gençlerbirliği ile oynanan Türkiye Kupası Çeyrek Final maçına 11’de başlamış ve 89’da galibiyet golü ondan gelmişti. Bu, Semih’in 11’de başlayıp, son dakikalarda attığı ender gollerdendi.
En unutulmazı Sevilla’ya
2007/08 sezonunda deplasmanda 2-1 kazanılan Gençlerbirliği maçına da 11’de başlayan golcü oyuncu, önce beraberliği sağlamış, 85’te da takımını galibiyete taşımıştı. Bu sezonda en unutulmaz gollerinden birini Şampiyonlar Ligi 2. turunda Sevilla’ya atmıştı Semih. 2-2 giden maçın 84. dakikasında oyuna alınan yıldız oyuncu, 87’de golünü çakıp Fenerbahçe’yi 3-2’lik galibiyete ulaştırırken, Saracoğlu adeta yıkılmıştı. Aynı sezon 2-1 kazanılan Kayseri maçında oyuna 60’ta giren Semih, bu kez 90+5’te ağları sarsmıştı.2008-/09 sezonu, son dakika golleri açısından en kısır sezonu olmuştu Semih’in. Sadece 2-2 sona eren Kocaeli deplasmanında ilk 11’de başladığı oyunun 90+6. dakikasında eşitliği sağlamıştı.
Hırvatistan’ı da unutmadı
2009-10 sezonu. Yani 2 gün öncesi. 72. dakikada oyuna giren Semih, umutların tükendiği anda 90+4. dakikada sahneye çıkıp, Fenerbahçe’yi bir kez daha ipten almayı başardı. Semih, en unutulmaz son dakika gollerinden birini de Ay-Yıldızlı forma altında Hırvatistan’a atmış, tüm Türkiye’yi sevince boğmuştu. Euro 2008’de uzatmaya giden maçın 119. dakikasında Hırvatistan öne geçmiş, ancak Semih, bir dakika sonra nefis bir gole imza koyup, Hırvatlar’ın sevinçlerini kursaklarında bırakmıştı. İş penaltılara kalmış ve Türkiye turu geçen taraf olmuştu. Her ne kadar kendisi, ilk 11’de oynama isteği yüzünden “Nöbetçi golcü” lakabına sıcak bakmasa da, attığı son dakika golleriyle bu unvan Semih’in “Alameti farikası” olarak kalacak gibi duruyor.